23 Kasım 2014 Pazar

Merakla Beklenen Yeni Dizi “Şeref Meselesi” 23 Kasım Pazar Günü Başlıyor!

Dün akşam Hürriyet Bumerang'ın davetlisi olarak Kanal D'nin yeni dizisi "Şeref Meselesi"nin Kanyon Cinemaximum'da gerçekleşen ön gösterimine katıldık. Yeni başlayan ya da yeni sezonlarıyla ekranlara dönen diziler için özel gösterim ve partiler organize etmek Amerika ve İngiltere'de oldukça popüler olmasına rağmen; bu ülkemiz dizileri için çok yaygın bir uygulama değil. Bu sebeple bu ön gösterim pek çok açıdan hem bizim için, hem de Türk dizi sektörü için ilkler barındırıyor. Bir film galası kadar özenle organize edilmiş etkinliğe oyuncuların tümü, yapım ekibi, "Ulan İstanbul" dizisinin oyuncuları, basın, bloggerlar ve çoğunluğu Kerem Bürsin hayranı genç kızlardan oluşan twitter yarışması kazananları katıldılar. Etkinliğe ilgi oldukça büyüktü. Hatta öyle ki küçük hayranları Kerem Bürsin ve Şükrü Özyıldız'a oldukça zorlu anlar yaşattılar. Oyuncuların hemen hiç kimseyi kırmayarak neredeyse saatlerce fotoğraf çektirmesi ise gerçekten takdirimizi kazandı.

Şeref Meselesi'nin izlediğim ilk bölümünün beklediğimden çok daha iyi olduğunu belirterek başlamalıyım. Yönetmenliğini Altan Dönmez'in yaptığı, (bir İtalyan dizisinden) uyarlanan senaryoyu Seray Şahiner'in yazdığı Şeref Meselesi'nin kadrosu Kerem Bürsin, Şükrü Özyıldız, Yasemin Allen, Şükran Ovalı, Burcu Biricik, Şerif Erol, Tilbe Saran, Taner Turan gibi başarılı isimlerden oluşuyor. Oyuncu kadrosu, inanılmaz inandırıcı ve yapaylıktan uzak oyunculuk bence Şeref Meselesi'nin en güçlü yanlarından. Dizide yer alan karakterlere tek tek değineceğim ancak gelin önce dizinin konusuna (mümkün olduğunca sürpriz gelişmelerin tadını kaçırmadan) bir bakalım.

Şeref Meselesi, Ayvalık'tan başlıyor yolculuğuna. Yiğit (Kerem Bürsin) ve Emir (Şükrü Özyıldız) kardeşler, anneleri Zeliha (Tilbe Saran) ve babaları Hasan (Şerif Erol) ile birlikte oraların sevilen ve sayılan kişilerinden olan dedelerinin evinde yaşamaktalar. Zeliha Hanım yıllar önce ayrıldığı ve büyük bir özlem duyduğu İstanbul'a geri dönme hayalleriyle hayatına devam ediyor ancak eşi Hasan'ın sönük kişiliği sebebiyle babasına karşı çıkamamasından dolayı bir türlü gerçekleşemiyor hayalleri. Yaşanan bir ölümün ardından önlerinde bir engel kalmadığına karar veren Kılıç ailesi, hukuk fakültesinden mezun olan Emir'in stajını da bahane ederek ve yeni bir hayata başlama isteğiyle İstanbul, Balat'a gelip Zeliha'nın baba yadigarı evine yerleşiyorlar. Emir ve Yiğit kadar anne babaları Zeliha ve Hasan da bu yeni hayata alışmaya çalışırken, Hasan'ın naifliği ve aile olarak yanlış insanlara güvenmeleri maalesef büyük bir trajedeyi beraberinde getiriyor. Yaşanan bu trajedi Yiğt ve Emir'in hayatında bir dönüm noktası oluyor ve birbirine oldukça bağlı bu iki kardeş zamanla karşı karşıya gelmek durumunda kalıyorlar.

Kerem Bürsin tarafından canlandırılan Yiğit Kılıç karakteri liseyi bile zar zor bitiren, çekici, hovarda, dışa dönük, kadınlarla arası iyi olan, biraz serseri bir tip. Yakışıklı ve iddialı bir fiziğe sahip olan Yiğit, bu özelliklerinin fazlasıyla farkında ve bunları kullanmaktan da çekinmiyor. Kadınlarla flört etmek, onun için bir oyun adeta. Bürsin, kendisine ülkemizde oldukça büyük bir popülerlik kazandıran Güneşi Beklerken dizisinin ardından Şeref Meselesi'nde yeniden yönetmen Altan Dönmez ile birlikte çalışıyor. Kerem Bürsin, Yiğit karakteri için imaj değişikliği yapmış. Saç ve sakalını uzatan oyuncu ayrıca Yiğit'in olması gereken kiloya ulaşmak için özel diyet ve spor çalışmalarıyla tam 7 kilo vermiş. Yaz tatilini geçirdiği Amerika'da ata binme dersleri alan oyuncu, Şükrü Özyıldız ile birlikte de zeybek dansı dersleri almışlar. İlk bölümde izleyeceğiniz zeybek oynama sahnesinin hakkını vermek isteyen oyuncular, çekimler sırasında Ege Bölgesi Halk Oyunları eğitmeniyle birlikte sahneye hazırlanmışlar.

Açıkçası, Yiğit karakteri Kerem Bürsin için oldukça uygun bir rol. Bürsin dizide olduğu gibi gerçek hayatta da pek çok kadının aklını başından alacağa benziyor. Kendisini daha önce pek fazla izleme şansı bulamamış olmakla birlikte, Kerem Bürsin'in duruşu, bakışları, tavırları ve gizlemeye çalışsa da varlığını hissettiren hafif aksanı (tüm hayatını çeştli ülkelerde geçiren oyuncu, uzun yıllardır Amerika'da yaşıyor) onu fazlasıyla çekici kılıyor.

Şükrü Özyıldız'ın canlandırdığı Emir ise neredeyse ağabeyinin tam tersi niteliklere sahip. Hukuk fakültesi mezunu olan ve akademik kariyer hedefleri olan Emir, çözümü kitaplarda arayan sessiz karakterlerden. Dış görünüşünden ziyade aklına güvenen Emir zeki, disiplinli, çalışkan ve başarılı. Yiğit ondan büyük olsa da, zaman zaman ağabeylik rollerini değişiyor gibiler çünkü Emir Yiğit'ten çok daha aklı başında bir insan.  Daha önce Derin Sular ve Uçurum dizilerinde yer alan Özyıldız "Benim Hala Umudum Var" dizisinde canlandırdığı Ozan karakteriyle tanınıyor daha çok. Şükrü Özyıldız rolüne psikolojik olarak hazırlanmış. Avukatlık mesleği üzerine araştırmalar yapıp bu konuyla ilgili filmler ve tiyatro oyunları izlemiş.

Kerem Bürsin de Şükrü Özyıldız da karakterlerinin hakkını veriyorlar. Daha evvel dediğim gibi, Şeref Meselesi'nin en büyük artılarından biri oldukça başarılı oyunculuklar. İlk bölümde Emir ve Yiğit'i yakından tanıyacak zamanımız olmadı ama şu kesin ki onlar hakkında daha fazlasını öğrenmek istiyoruz. Yaşadıkları trajedinin ardından gelecek olgunlaşma sürecinde iki karakterin de derinliklerine inecek vaktimiz olacağı ise kesin.

Kılıç ailesi Balat'a taşınır taşınmaz Yiğit ve Emir semtin kızları ile ister istemez bir iletişime geçiyorlar. Sibel, Derya ve Kübra çocukluk arkadaşı. Üçü de kendi dramlarıyla boğuşurken, kendi yöntemleriyle çıkış yolu arıyorlar. Bu süreçte de birbirlerine destek oluyorlar.

Sibel karakterini Suna Yıldızoğlu'nun kızı, rol aldığı çeşitli reklamlar kadar Muhteşem Yüzyıl dizisinde canlandırdığı Defne Sultan karakteriyle de tanınan Yasemin Allen canlandırıyor. Sibel genç, güzel ve hayattan büyük beklentileri olan bir genç kız. Mankenlik yapan Sibel'in bu büyük beklentileri biraz da annesi tarafından şekillendirilmiş. İlk gördüğü anda Emir'den etkilenen Sibel; Emir kadar ağabeyi Yiğit'in de (pek de hoşnut olmadığı) ilgisine maruz kalıyor. İlk bölüm ardından Sibel'in varlığının Yiğit ve Emir arasına bir gölge gibi düşeceğini; Sibel'in ise zamanla hayattan beklentileri ve hayatının aşkı arasında bocalayacağını öngörmek sanıyorum çok da yanlış olmayacaktır.

Şükran Ovalı tarafından canlandırılan Derya bence dizideki üç kızdan en güçlü olanı. Çok güzel, düzgün bir fiziğe sahip ve alımlı bir kadın olan Derya aynı Yiğit gibi fiziksel özelliklerinin farkında ve bunları sergilemekten kaçınmıyor. Ve yine Yiğit gibi flört etmekten çekinmiyor, biraz da çapkın aslında. Varını yoğunu içki ve kumara harcayan üvey babası ile aynı çatı altında yaşamak zorunda olan Derya annesini ve özellikle kız kardeşini mümkün olduğunca korumaya çalışıyor. Annesine içten içe bir kırgınlık yaşasa da asıl isteği kız kardeşine kendisininkinden daha iyi bir hayat sağlamak. Derya, Yiğit'ten etkileniyor ve bunu da saklamıyor. Ancak, Derya bir günlük bir gönül eğlencesi olmayı kabul edebilecek bir kadın değil.

Bir de Kübra var. Sessiz, sakin, çekingen. Babasının izin verdiği ölçüde dışarı çıkabilen, hayatının büyük kısmını baskıcı babası yüzünden evde ev işleriyle geçiren, annesini küçük yaşta kaybetmiş, bacağındaki küçük sakatlık yüzünden kompleks yapan Kübra. Kanal D'de 2011 yılında yayımlanan Artiz Mektebi adlı oyunculuk yarışmasında birinciliği Alican Aytekin ile paylaşmış olan Burcu Biricik'in canlandırdığı Kübra; bence dizinin hem en güzel hem de en merak uyandıran kadını. O da, en yakın arkadaşı Derya gibi ilk gördüğü anda Yiğit'ten etkileniyor ancak onun için bu ilgiyi dışa vurabilmek neredeyse imkansız. Özellikle iilerleyen bölümlerde Kübra'yı daha yakından tanımayı ve geçireceği değişime tanık olmayı umuyorum. Bence ilk gördüğümüzden çok daha farklı, çok daha güçlü bir kadına dönüşecek Kübra.

Dizinin oyuncuları arasındaki güzel enerji erkana yansımış. Hikayede sırıtan tek bir karakter, tek br oyuncu dahi yok. Oyunculuklar (sanırım üçüncü kez söylüyorum) gerçekten çok iyi. Başrollerde yer alan Kerem Bürsin, Şükrü Özyıldız, Yasemin Allen, Şükran Ovalı ve Burcu Biricik kadar anne Zeliha'yı canlandıran Tilbe Saran ve baba Hasan'ı canlandıran Şerif Erol tam manasıyla ekranda döktürmüşler. Aralarında çok güzel bir dinamik var. Özellikle Hasan'ın içten içe yaşadığı tüm o çıkmazlar yüzüne yansıyor, insan empati kurabiliyor. 

Şeref Meselesi'nde en çok beğendiğim şeylerden bir diğeri de diyaloglar oldu. Kendi adıma Türk dizilerinde yazılan diyalogları çoğu zaman çok zorlama, zayıf ve gerçek dışı bulduğumu söylemeliyim. Şeref Meselesi ise bu konuda çok başarılı. Diyaloglar akıp gidiyor. Hiçbir zorlama cümle yok. Öyle ki, çoğu yerde "Doğaçlama mı yapıyorlar yoksa?" diye düşünmedim değil. Karakterler arasındaki tüm konuşmalar oldukça gerçekçi, bu sebeple karakterlerle özdeşleşmek daha kolay. Dizi her ne kadar dram öğeleri içerse de eğlenceli ve keyifle izleniyor. Hatta bazı sahnelerde kahkahalarla güldüğümüz oldu. Yiğit liderliğinde Ender (Baki Çiftçi) ve Nihat'ın (Kağan Uluca) oluşturduğu üçlü bence bizi daha çok güldürecekler. Bu üçlünün dizide bizi kahkahaya boğacak işlere el atacağına inanıyorum. Şeref Meselesi'nin bir de tema müziği var ki, ondan bahsetmeden olmaz. Salvatore Riccardi ve Yıldıray Gürgen'in imzası olan tema müziği derin ve akılda kalıcı. İnsanda farklı duygular uyandırıyor...
Şeref Meselesi kesinlikle sezonun izlenmeyi en çok hak eden dizilerinden. Hikayenin geleceğinde bizi nelerin beklediğini gerçekten çok merak ediyorum. Özellikleri karakterlerin günden güne değişimlerini her bölümde izliyor olmak gerçekten çok güzel bir keyif olacak.

"Şeref Meselesi" dizisi 23 kasım Pazar günü, saat 20.00'de Kanal D ekranlarında olacak. Kaliteli bir diziye özlem duyuyorsanız, mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.

Bu içerik http://dizi-mania.com/ tarafından hazırlanmıştır.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

21 Kasım 2014 Cuma

[GKK Blog Tur] James Frey - Endgame | Irk Kartları - Tanıtımı

Merhabalar, turumuz artık resmen başladı ve ilk gün olarak sizlere Endgame kitabındaki ırkların iki tanesini tanıtacağım. Hakkıma düşen iki ırktan birinden hiç hoşlanmadığımı söyleyeyim :D Kesinlikle kazanmak için her yola başvurmak benim kitabımda yer almıyor. Ötekiler ise kitapta güçlerini yeterince göstermediklerine inandığım iki adet İşte Endgame'in iki güçlü ırkının kısa detayları ^^

13 Kasım 2014 Perşembe

Film Önerisi #7 : If I Stay | Eğer Yaşarsam

Tür: Dram
IMDb Puanı: 7,0
Vizyon Tarihi: 19 Eylül 2014
Yapım: ABD
Oyuncular: Chloë Grace Moretz, Jamie Blackley

Mia Hall (Moretz) hayatında karşı karşıya kalacağı en zor kararın Juillard’da müzik hayallerinin peşinden gitmek ile hayatının aşkı Adam’la (Blackley) beraber olmak için farklı bir yol izlemek arasında olacağını sanıyordur. Fakat tasasız bir aile gezintisi olması gereken araba yolculuğu bir anda her şeyi değiştirir; şimdi Mia’nın hayatı pamuk ipliğine bağlıdır. Pek çok şeyin açıklığa kavuştuğu bir gün boyunca ölüm ile yaşam arasında sıkışıp kalan genç kızın vermesi gereken tek bir karar kalmıştır; ve bu karar yalnızca geleceğini değil, kaderini de belirleyecektir.
Gayle Forman’ın çok satan romanı “If I Stay/Eğer Yaşarsam” beyaz perdeye taşınıyor.



Filmi izleyeli 1.5 aydan fazla oldu ama gelin görün ki benim bilgisayar problemim yüzünden gelipte bir dökemedim içimi sizlere.
Kitaba yaptığım yorumu hatırlarsınız. Hatırlamıyorsanız da hatırlayın. Kitabın konusunu çok sevmiştim ama yazarın diline ısınamamıştım.

20 Eylül 2014 Cumartesi

Tarryn Fisher - Hırsız (Love Me with Lies, #3) | Kitap Yorumu



Orijinal Adı: Thief
Türkçe Adı: Hırsız
Seri: Love Me with Lies #3
Yazar: Tarryn Fisher
Çevirmen: Meltem Türkmen
Sayfa Sayısı: 312
Basım Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Aspendos Yayınları
Tür: Yeni Yetişkin
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku



Kendime Not
Aşk sabırlıdır; aşk naziktir.
Aşk övünmez ya da büyük konuşmaz.
Aşkta kibir yoktur;
Asla kaba, yavan ya da uygunsuz, bencil değildir.
Kolay kolay sinirlenmez.
Aşk yanlışların çetelesini tutmaz.
Aşk güvenir, umut eder ve ne olursa olsun katlanır.
Aşk asla eskimez.
Onun için savaşacağım.
Caleb Drake, ilk aşkını asla unutmadı. Evlendiği zaman da. O evlendiğinde de. Hayat birdenbire dönüp dolaşıp aynı noktaya gelince Caleb'ın, soğuk ve çekici Olivia Kaspen'ı geri kazanmak için ne kadar ileri gidebileceğine karar vermesi gerekir. Ama hayatta her hareketin bir sonucu vardır ve çok yakında Caleb, bazen aşkın katlanılmaz bir bedelle geldiğini öğrenecektir.

Hırsız serinin 3. ve son kitabı. Ayrıca beni en çok duygulandıran kitabı. Diğer kitapları okumayanlar için spoiler içerebilir. Kitap Caleb'in ağzından anlatılıyor. Diğer iki kitap gibi geçmiş ve günümüz şeklinde ilerliyor, dürüst olacağım geçmiş bölümlerin bazı kısımlarında (birebir kopya olan kısımlarda) biraz sıkıldım. Ama günümüz olaylarında yaşanan ekşın o sıkılganlığı aldı götürdü. ^^

16 Eylül 2014 Salı

Tarryn Fisher - Tehlikeli Kızıl (Love Me with Lies #2) | Kitap Yorumu & Alıntılar



Orijinal Adı: Dirty Red
Türkçe Adı: Tehlikeli Kızıl
Seri: Love Me with Lies #2
Yazar: Tarryn Fisher
Çevirmen: Meltem Türkmen
Sayfa Sayısı: 296
Basım Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Aspendos Yayınları
Tür: Yeni Yetişkin, Romans
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku*
*Oku Oku'da 9.90 indiriminde.




Sevgili Fırsatçı,
Onu benden alabileceğini sandın ama kaybettin. Ve şimdi benim olduğuna göre onu elimde tutmak için her şeyi yaparım. Şüphen mi var? Senin olması gereken her şey benim. Olur da merak ediyorsan; aklına bile gelmiyorsun artık. Onu bırakmayacağım… Hem de hiç.
Tehlikeli Kızıl
Leah Smith sonunda istediği her şeye sahiptir. Tam olarak öyle olmasa da. Evliliği, ömür boyu sürecek bir bağlılıktan ziyade daha çok bir borç gibiydi. Oluşturmak için var gücüyle uğraştığı imajı ise gözlerinin önünde dağılıp gidiyordu. Yeni bir rol ve sırlarla dolu geçmişiyle Leah, çaldığı şeye sahip çıkmak için ne kadar ileriye gideceğine karar vermeliydi.

Tehlikeli Kızıl, Love me with lies serisinin ikinci kitabı ve Leah karakterinin ağzından anlatılıyor ki bu bir kitaptan soğuma nedeni oldu benim için. Karakter o kadar itici, o kadar itici ki anlatamam.
İlk kitap Fırsatçı'nın yorumu için sizi buraya alayım ve en baştan uyarıyım ilk kitabı okumayanlar için spoiler içerebilir.

12 Eylül 2014 Cuma

Alice Clayton - Duvarların Dili Olsa (Cocktail #1) | Kitap Yorumu


Orijinal Adı: Wallbanger
Türkçe Adı: Duvarların Dili Olsa
Seri: Cocktail #1
Yazar: Alice Clayton
Çevirmen: İpek Zeynep Esen
Sayfa Sayısı: 408
Basım Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: DEXPlus
Tür: Yeni Yetişkin, Çik-lit
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku



Bazen duvarlar o kadar incedir ki tutku aradan sızıverir.
"Ah, tanrım."
Tak.
"Ah, aaahhh."
Tak tak.
Neler oluy...
"Oh, aahh, çok iyi!"
Caroline, San Francisco'daki yeni dairesinde ilk uykusundan işteböyle uyandı. Çapkın komşusunun adeta küçük bir haremi vardı. Her gece başka bir kadınla, Caroline'ın yatak başındaki tabloyu kafasına düşürecek kadar hızla duvarları gümbürdetiyordu. Hatta Caroline'ın kedisi Clive bile bu seslere kayıtsız kalamamış, düz duvara tırmanmaya başlamıştı. Artık uyku haramdı. Kapı deliğinde nöbet tutmasına rağmen bu gizemli adamın neye benzediğini bir türlü göremiyor, meraktan ve sinirden çıldırıyordu. En sonunda, bir gece, bu tantanaya daha fazla dayanamayıp hışımla adamın kapısını çaldı. İlk görüşte aşk, hiç bu kadar eğlenceli, komik ve tutkulu yazılmamıştı…

Hep böyle oluyor sayın okuyucu, ne zaman okumayacağım bir kitap olsa onu benim radarıma sokan bir şey illa ki çıkıyor.  Bu kitabı da okumak niyetinde değildim açıkcası. Ama birileri çok iyi, birileri çok kötü deyince merak ettim arkadaş :D
Neyse aslında Nihan'la beraber okuyacaktık ama iş yerinde sıkılmıştım bir bakayım dedim baktım 100 sayfa bitmiş bile yani birazcık, azıcık ihanet etmiş olabilirim. Ama o affeder beni *-*
Az önce dediklerimden de anlayacağınız üzere kitap hayli akıcı.

8 Eylül 2014 Pazartesi

Tarryn Fisher - Fırsatçı (Love Me with Lies #1) | Kitap Yorumu & Alıntılar




Orijinal Adı: The Opportunist
Türkçe Adı: Fırsatçı
Seri: Love Me with Lies #1
Yazar: Tarry Fisher
Çevirmen: Meltem Türkmen
Sayfa Sayısı: 316
Basım Yılı: Mayıs 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Aspendos Yayıncılık
Tür: Yeni Yetişkin
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku




Kalbini sadece bir kez verebilirsin; ondan sonraki her şey ilk aşkının peşinden gelir.

Her fırsattan istifade etmesiyle bilinen sivri dilli Olivia Kaspen, akılsızca çekip gitmesine izin verdiği eski erkek arkadaşı Caleb Drake ile şans eseri karşılaşınca kendisini ilk aşkıyla ikinci bir şans isterken bulur.

Caleb'ın hafızasını kaybettiğini öğrenen Olivia, onu geri kazanmak için ne kadar ileri gidebileceğine karar vermelidir. Ancak gerçek kimliğini ve kötü geçmişlerini gizli tutmaya çalışan Olivia'nın en büyük engeli Caleb'ın kurnaz yeni kız arkadaşı, Leah Smith'tir.
Böylece bu iki hırslı kadın arasında kendilerini hatırlamayan bir adamı elde etmek için girdikleri vahşi bir mücadele başlar. Ama çok geçmeden Olivia, bir zamanlar kendisinin olanı almak için savaşırken yalanlarının sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalır.

Peki, aşk her şeyi affeder mi?

Yine yeniden muhteşem bir kitapla karşınızdayım! Bu kitabı bayaaaaa zaman önce almıştım yine bir inidirimden 9.90'a ama aylarca kitaplığımda durdu da durdu ama Nihan hani beni Ateş serisine başlatan Nihan bu seri içinde çok güzel falan deyince birde buna başlayayım dedim. ^^
Sonuç? Kitap bir günde bitti ve beni de bitirdi. İnanılmaz heyecanlı bir kitap sayfaları nasıl çevirdiğinizi anlamıyorsunuz bile. Dün öğlen 200'lü sayfalarda bırakmam gerekiyordu işe gitmek için bütün gün kafam kitapta gezdim acaba ne olacak, ne olacak diye. Ve gece eve gelir gelmez kitaba döndüm ve bitirdim.

5 Eylül 2014 Cuma

Film Önerisi #6 : The Fault In Our Stars | Aynı Yıldızın Altında

Tür: Dram , Romantik
IMDb Puanı: 8.2
Vizyon Tarihi: 6 Haziran 2014
Yapım: ABD
Yönetmen: Joshn Boone
Oyuncular: Shailene Woodley, Ansel Elgort, Natt Wolf, Laura Dern



16 yaşındaki Hazel üç senedir tiroid kanseridir ve kanser akciğerlerine de geçtiği için yanında bir oksijen tüpü taşımayarak yaşamaktadır. Kanserli hastalar için oluşturulan destek grubunun bir terapi seansı sırasında Augustus adlı bir gençle tanışır. Augustus da beyin tümörüyle savaşmış ve bu yolda bir bacağını kaybetmiştir. İkili beraber vakit geçirdikçe birbirlerine aşık olurlar.

Eveeet sonunda bende filmi izleyebildim. Aslında blogta yorumlamak gibi bir niyetim yoktu filmi izlemeden önce ama izledikten sonra kesinlikle yazmalıyım dedim.
Nedendir bilmiyorum ama Aynı Yıldızın Altında, kitap olarak beni herkesi etkilediği kadar etkilemedi maalesef. Evet kitabı sevdim ama herkesin abarttığı kadar ölüp bitmemiştim. Ancak filmde tam tersi bir durum gerçekleşti. BAYILDIM! Evet bayıldım, kitapta tek damla gözyaşı dökmeyen ben, filmde ağlamaktan ciğerlerim soldu. Artık filmin konusunu anlatmama gerek var mı hiç bilmiyorum zira kitabı okumayan kalmadı ki okumayan varsa bile filmi izlemeyen yok. 

3 Eylül 2014 Çarşamba

[GKK Blog Tur] Danielle Steel - Uzun Metrajlı Hüzünler | Kitap Yorumu

Bazen direnmek yerine yeniden başlamak gerekir.


Orijinal Adı: Betrayal
Türkçe Adı: Uzun Metrajlı Hüzünler
Yazar: Danielle Steel
Çevirmen: Bahar Yaldız Çelik
Sayfa Sayısı: 400
Basım Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Novella Yayınları
Tür: Romans
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku




Hayatı, iskambilden yapılmış bir kule gibiydi; yıkılması için tek bir hamle yeterdi...
Tallie Jones başarılı işlere imza atmış güzel ve ünlü bir Hollywood yapımcısıdır. Sağ kolu ve aynı zamanda en yakın arkadaşı olan asistanı Brigitte'in de onun bu başarısındaki payı büyüktür. Genç kadın mesleğindeki önlenemez yükselişin aksine ilişkilerinde aradığı mutluluğu uzun süre bulamaz. Ancak sonunda, kendisi gibi yönetmen olan sevgilisi Hunt'ın onun için doğru insan olduğuna inanır.
Her şeyin yolunda gittiğini düşündüğü sırada, yeni film için yatırımcının hesap denetimi istemesiyle, Tallie'nin hayatında dönüm noktası olacak gelişmeler yaşanır. Genç kadın ortaya çıkan mali sorunun, değer verdiği bu iki insanla bağlantısının olduğunu öğrendiğinde ise yıkıma uğrar ve kendini aklının ucundan bile geçmeyecek olayların içinde bulur.

 Kitap bir kadının hikayesini anlatıyor. Öyle bir kadın ki kitabın en başında kendinizi onun hayatına özenirken bulabilirsiniz. Genç yaşında başarının doruklarına uğraşmış, kariyerinde zirveye oturmuş bir kadın Tallie Jones. Yaptığı ve yönettiği her film patlayıp giden Tallie'nin özel hayatı ise iş hayatının tam tersi. Bir türlü rayına oturmayan bir hayatı olan Tallie art arda başarısız evlilikler geçirir.

2 Eylül 2014 Salı

Karen Marie Moning - Kan Ateşi (Fever #2) | Kitap Yorumu



Orijinal Adı: Bloodfever
Türkçe Adı: Kan Ateşi
Seri: Fever #2
Yazar: Karen Marie Moning
Çevirmen: Zeynep Çilengiroğlu Karahatay
Sayfa Sayısı: 288
Basım Yılı: 2012
Dili: Türkçe
Yayınevi: Epsilon Yayıncılık
Tür: Fantastik | Paranormal
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku




Dünyanın en çok okunan yazarlarından biri olan Karen Marie Moning, New York Times, USA Today ve Publishers Weekly'nin en çok satanlar listelerinde yer alan Ateş Dizisi'nin ikinci romanı Kan Ateşi ile yeniden okurlarıyla buluşuyor...
Kan görmekten korkar mısınız?
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve yeri geldiğinde insanlar gördüklerine de inanmamalıdır...
MacKayla, Jericho Barrons ile beraber yaşamaya başlamıştır. Hem fiziksel olarak, hem de ruhen o kadar çok değişmiştir ki kızının peşine düşen ve onu ararken perişan olan babası bile Mac'i tanıyamaz.
Net olan tek şey, Mac'in artık kan görmek istememesidir...


Allah'ım birinci kitaptan kat ve kat daha güzeldi hatta bunu okuyunca acaba birinci kitaba 4 mü verseydim diye geçirdim içimden. Ve dediğim gibi birinci kitap  tamamen hazırlık kitabıydı. Kan Ateşi ise olayların heyecanlanmaya başladığı sizi daha başlar başlamaz içine çeken bir kitap.
Buarada ilk kitabı okumayanlar için azıcık spoiler verebilirim.

31 Ağustos 2014 Pazar

Mim # Hangisini Seçerdiniz? | Would You Rather

Evettt yine bir mim yine bir ben ile karşınızdayım. Bu ayı kitap okumaktan ziyade mim yapmakla geçirdim vallahi. Artık Eylül ayında daha çok kitap okuma dileği ile bitirelim bu ayı da.
Gelelim mim'e. Bir Kitap Delisinin Günlüğü bloğıunun sahibesi Ece beni mimlemiş onun cevaplarını okumak için tık.

1- Çok kitaptan oluşan seriler mi ya da tek kitaplar mı ?
Eskiden olsa tek kitap derdim ama serileri keşfettiğimden beri yeni gözdem onlar yani tercihim serilerden yana.

2- Sadece kadın yazarları mı yoksa erkek yazarları mı okumak ?
Erkek yazarlar iyiler ama azlar o yüzden burada hemcinslerime bir torpil geçeceğim ve kadın yazarlar diyeceğim.

3- Kitapçıya gidip kitap almak mı , internet üzerinden kitap almak mı ?
Her ne kadar kitapçıdan almayı çok sevsem de çok fazla tercih etmiyorum. Her türlü artısı göz önüne alınarak internet üzerinden kitap almak diyeceğim çünkü başta kitap fiyatı ve taşıma derdi olmadığından internet çok daha rahat.

30 Ağustos 2014 Cumartesi

Karen Marie Moning - Karanlık Ateş (Fever #1) | Kitap Yorumu



Orijinal Adı: Darkfever

Türkçe Adı: Karanlık Ateş
Seri: Fever #1
Yazar: Karen Marie Moning
Çevirmen: Aylin Kalav
Sayfa Sayısı: 344
Basım Yılı: Eylül 2012
Dili: Türkçe
Yayınevi: Epsilon Yayıncılık
Tür: Fantastik | Paranormal
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku




Karanlıktan korkar mısınız?
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve yeri geldiğinde insanlar gördüklerine de inanmamalıdır...
Güzel, akıllı ve normal biri olmak, görünürdekinin gerçeğini ortaya çıkarmaya yeter mi bilinmez ama MacKayla bu özelliklere sahip bir kadın olarak "gerçekler" için çaba sarf edecektir. Tek amacı, diğer tüm normal insanlar gibi mutlu ve sade bir hayatı varken kardeşinin öldürülmesi ile mantıklı bir açıklama getiremediği tuhaflıklara son vermekti. Anne ve babasına olan sadakatini çiğneyerek kardeşinin katilinin peşine düşen Mac, İrlanda'ya gider. Çıktığı yolculuk, onu hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, iyi ile kötünün aynı derecede tehlike yarattığı karanlık bir dünyaya sürükler. Kısa süre içerisinde ise daha da büyük bir meydan okumayla karşı karşıya kalır: Sahip olduğundan haberdar bile olmadığı gücünü insanlık âleminin ötesindeki, tehlikeli Fae âlemini görebilme yeteneği kullanmayı öğrenir ve istenilenden çok daha uzun bir süre hayatta kalmayı başarır.
Her hareketi, geçmişi olmayan ve Mac'in hayal ettiği gelecekle alay eden bir erkek olan karanlık ve gizemli Jericho tarafından gölgelenir...

Eveeeeeet sonunda bende meşhur seriye başladım ve yine meşhur olan Barrons ile tanıştım. Sevgili Nihan tanıştığımız andan beri ateş serisini oku, oku oku oku diye baskı yapınca dayanamamış ilk iki kitabını almıştım ama bir türlü başlamak nasip olmadı. Derken son zamanlarda Nihan'dan yine bana seriye başla atağı gelince dedim e başlayayım artık. Kitap çeşitli terimlerin tanımlarıyla başlıyor okurken dedim bunlar ne böyle. Ama okudukça terimlerle bir bir tanışıyoruz.


28 Ağustos 2014 Perşembe

Mim # Zıt Kitaplar


Biliyorum bu ara kitap yorumundan çok mim yapar oldum . Bunun sebebi tekrardan işe girmem. Gerçekten kitap okuyacak zamanım o kadar az oluyor ki bende buna bir çözüm buldum iş yerinde e-book okuyorum telefondan çaktırmadan. Gerçi müdür yardımcısı çaktı ama olsun:D Yakın zamanda 2 kitap yorumu gelecek. Biri GKK Blog Tur kapsamında diğeri sonunda benimde başlayabildiğim Ateş serisinin ilk kitabı.
Bu da öyle bir duyuru olsun neyse gelelim mim'e Elif yani okuryazar beni mimlemiş konu Zıt kitaplar 9 kategoride kitaplığımızdaki zıt kitapları inceleyeceğiz.

1. Alım Zamanına Göre; Yani kitaplığınızdaki en eski ve en yeni kitap. 
Eski kitabı bulana kadar canım çıktı yemin ederim.
Ayşenur Yazıcı - Bedriye (2002) ortaokulda Türkçe öğretmenim hediye etmişti ve eskilerden elimde kalan tek kitap bu sanırım.
En yeni kitabım ise Helene Wecker - Golem ve Cin.
D&R'ın 9.90 kampayasından dayanamayıp alındı. Alınmasa pişman olunurdu:D
Ciddi anlamda merak ettiğim bir kitap umarım kısa sürede vakit bulup okumaya başlayabilirim.

25 Ağustos 2014 Pazartesi

Etkinlik | Tek Renk Tag



Eveeet bu etkinliği Eren'in vlogunda gördüğüm andan itibaren yapmak istiyorum ama tembelliğim alıp başını gittiği için bir türlü nasip olmadı. Buna bir de çalışma saatlerim eklenince baya baya kaldı. Velhasıl izin günüm de fırsatı bulmuşken yapıştırıyım dedim. Benim rengim ismimden de anlaşılacağı üzere MAVİ.
Mavi Uçurum olarak Mavi'nin Kitapları olarak başka renk düşünemezdim neyse gelelim sorular ve cevaplarına;
1. Bu renkte aldığın son kitap? /  Laini Taylor - Duman ve Kemiğin Kızı
Uzuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuun zamandır okumak istediğim bir kitaptı ama artemis serinin devamını getirmediği için elim bir türlü gitmiyordu almaya ama D&R'da 9.90'a düşünce dedim alayım en iyisi. Hala okumuş değilim ama bir yandan da bu güzel kitaptan daha fazla kendimi mahrum bırakmak istemiyorum. 

2. Kapak tasarımında yüz resmi bulunan kitap? / Stieg Larsson - Ateşle Oynayan Kız
Serinin ilk kitabını okuyup çok sevdim umarım devamı da gelecek yani. Ben kendime inanıyorum bu konuda. Ama daha seriyi bitirmememe rağmen yine de gönül rahatlığı ile herkese tavsiye ederim.
İlk kitabın yorumu için ; Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız

3. Ana Karakterini çok beğendiğiniz bir kitap? / Kristin Hannah - Gece Yolu
Bu kitapta 3 ana karakter var üçüne de ayrı ayrı hayranım ama Mia karakteri benim için başkadır. Spoiler çakcam ama Mia öldüğünde inanılmaz kötü ağlamıştım.
Bu kitabın yorumu bloğum da yok ancak okuma şenliği için tekrar okuyacağım o zaman uzuuuuun bir yorum girebilirim.

4. Sinemaya uyarlanmış yada yakın bir tarihte uyarlanacak olan  bir kitap? / Suzanne Collins - Alaycı Kuş
Henüz bu seriyi okumasam da mavi renkte sinemaya uyarlanacak olan kitabım bu.

5. Bu renkteki favori kapak tasarımlı kitabınız? / John Green / Aynı Yıldızın Altında
Evet bu kitap beni diğer herkesi etkilediği kadar etkilemese de kapağına bittiğim doğrudur.

6. Beklentilerinizi karşılayamayan kitap? / Gayle Forman - Eğer Yaşarsam
Bu kitabın diğer adı hayal kırıklığı oldu benim için yemin ederim. Beklentilerim o kadar yüksekti ki 983454 metre yüksekten yere çakılmış gibi hissettim.

7. Herhangi bir seriye ait olmayan bir kitap? / Caitlin R. Kiernan - Boğulan Kız
Yine okumadığım bir kitap, çok merak ediyordum ve kitapsihirbazı alışverişimde hediye gelmişti ama okuduğum yorumlar sağolsun elim gitmiyor kitaba. Hele ki zevklerimizin bir olduğu insanlar beğenmediyse nasıl başlayayım ki? :(

8. Konusunu orijinal bulduğunu bir kitap? / Janne Teller - Ağaçtaki
Okuduğum en orijinal kitaplardan biriydi gerçekten. Konusu insana kendini sorgulatıyor sizi alıp başka yerlere götürüyor. Hala okumadıysanız bence okuyun.

Tagı başlatan KİTAPELLA'nın youtube kanalı için tık.

Evet bende ;  Pensieveb & Geveze Kitap Kurdu & Kitap Eylemi'ni sobeliyorum.

24 Ağustos 2014 Pazar

Michelle Knight - Beni Bulun: Çünkü Bu Sizinde Hikayeniz Olabilir | Kitap Yorumu



Orijinal Adı: Finding Me: A Decade of Darkness, a Life Reclaimed: A Memoir of the Cleveland Kidnappings
Türkçe Adı: Beni Bulun : Çünkü Bu Sizinde Hikayeniz Olabilir
Yazar: Michelle Knight & Michelle Burford
Çevirmen: Nur Eren
Sayfa Sayısı: 288 
Basım Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Martı Yayınları
Tür: Anı , Otobiyografi
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku



Gerçek Bir Yaşam Öyküsü
1 EV, 3 KADIN, 11 YILLIK ESARET
BENİ BULUN
ÇÜNKÜ BU SİZİN DE HİKÂYENİZ OLABİLİR
2002 yılında kaybolduğumda pek çok kişi bunu fark etmemişti bile. Yirmi bir yaşındaydım; adres sormak için bir markete uğrayan genç bir anne…
On bir sene boyunca kilit altında tutuldum, türlü işkencelere maruz kaldım. Bu, hayatımın halihazırda bildiğiniz kısmı olabilir fakat daha bilmediğiniz çok şey var.
-Michelle Knight-
Michelle Knight 2002 yılında, Ariel Castro isimli bir okul servisi şoförü tarafından kaçırıldı ve on yıldan uzun bir süre taciz, tecavüz ve işkenceye maruz kaldı. 2003 yılında Amanda Berry, 2004 yılında da Gina DeJesus tutsak olarak Michelle'e katıldı. 6 Mayıs 2013'te bir fırsatını bulup tutsaklıktan kurtulmalarının ardından, bu olay dünyada büyük yankı uyandırdı. Şimdi ise binlerce kişinin merak ettiği konu şu: O evin içinde neler oldu ve üç kadın akıl almaz işkencelere dayanacak gücü nasıl buldu?
Michelle Knight, gözler önüne serdiği bu sarsıcı hikâyesiyle suskunlar için bir ses, her yıl kaybolan binlerce çocuk ve genç için güçlü bir sembol oluyor.

Bir kitaba yorum yazmak ne kadar zor olabilir işte şimdi onu göreceğim. Beni Bulun bir yaşam öyküsünden çok daha fazlası. Okurken keşke kurgu olsaydı diye hayıflandığım bir kitaptı ama maalesef okuduklarım kurgu değil acı acı gerçekti. Michelle'e hayat aslında çocukluğundan beri bir türlü gülmemişti. Başlarda okurken bile ne kadar kötü şeyler yaşadığına tanıklık ediyorsunuz ve daha beteri olamaz diyorsunuz ama oluyor.

Gayle Forman - Eğer Yaşarsam (If I Stay #1) | Kitap Yorumu

Orijinal Adı: If I Stay
Türkçe Adı: Eğer Yaşarsam
Seri: If I Stay #1
Yazar: Gayle Forman
Çevirmen: Ayşe Belma Dehni
Sayfa Sayısı: 256
Basım Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Tür: Genç - Yetişkin
Satın Almak İçin: D&R | Oku Oku



Sıradan bir günde...
On yedi yaşındaki Mia, bir genç kızın isteyebileceği her şeye sahiptir: sevgi dolu bir aile, ona âşık bir erkek arkadaş, müzik ve olasılıklarla dolu parlak bir gelecek...
... bir saniyede her şey değişir...
Bir sabah ailesiyle yolculuğa çıkan Mia'nın hayatı bir anda altüst olur. Kendini, kaza geçirdikleri arabanın enkazından yaralı bedeninin çıkarılışını izlerken bulan genç kız, parçaları yavaş yavaş birleştirince neler kaybettiğinin ve geride bıraktıklarının farkına varacaktır. Hayat ve ölüm, mutlu bir geçmiş ve bilinmezliklerle dolu bir gelecek arasındaki ince çizgide yürüyen Mia, bir günde hayatının en önemli seçimini yapmak zorunda kalacaktır.
Eğer Yaşarsam, aşkın gücünün, ailenin gerçek anlamının ve yaptığımız seçimlerin dokunaklı hikâyesi…

Herhalde bu yazım kitap yorumundan çok bir sitem, hayal kırıklığı yazısı olacak. Bu kitabı büyük umutlarla almıştım yani daha okumadan çok seveceğimi falan düşünmüştüm hatta kitaptan beklentim o kadar yüksekti ki gittim iki kitabını birden aldım. Ama sonuç kocaman bir hayal kırıklığı oldu. Konusu çok çok çok güzel ama bana kalırsa buda deliryum gibi harcanmış bir konu olmuş. Belki Gayle Forman değil de başkası yazsa aynı konuyu okurken hüngür hüngür ağlardım. Ki ben ota boka ağlayan bir tipim ama bu yazar böyle bir konuyu o kadar hissiz ve durağan yazmış ki gözüm dahi dolmadı.

22 Ağustos 2014 Cuma

Kitaplığınızdaki En İyi 10 Kitap Kapağı!

Ejderha Camı yani Sinem yeni bir etkinlik başlatmış e katılmasam olmazdı zaten o da çakmış sobeyi:D
Evet seçene kadar göbeğim çatladı ama sonunda karara vardım yani.

21 Ağustos 2014 Perşembe

Okuma Şenliği | 2. Ay

1. Kategori (10 puan): İsminde yaz mevsimini çağrıştıran bir kelime geçen veya olayların yazın geçtiği bir kitap. 
Iva Procházková - Çıplaklar (326 syf) On8 Kitap
Hem içerik hemde isim olarak yaz mevsimine uygun^^

3. Kategori (10 puan): Bir şiir kitabı.

Ah Muhsin Ünlü - Gidiyorum Bu (69syf) Sel Yayıncılık



7. Kategori (10 puan): Fransız edebiyatından bir kitap.

Albert Camus - Düşüş (99 syf) Can Yayınları

9. Kategori (10 puan): Yabancı bir yazardan bir öykü kitabı.

Stefan Zweig - Bir Kadının Yaşamından 24 Saat ve Bir Yüreğin Ölümü (128 syf) Can Yayınları

10. Kategori (10 puan): Fantastik kurgu/bilim kurgu/distopya/steampunk vb. türde bir kitap.

Dina & Daniel Nayeri - Bir Başka Faust (405 syf) DeliDolu Yayınları

12. Kategori (10 puan): Beyaz perdeye aktarılmış bir kitap.

Gayle Forman - Eğer Yaşarsam (256 syf) Pegasus Yayınları

16. Kategori (10 puan): Herhangi bir edebiyat ödülü kazanmış bir kitap.

Katja Millay - Her Şey Bitti Derken (495 syf) Neo Kitap

20. Kategori (10 puan): Polisiye/gerilim/korku vb. türde bir kitap.

David Kessler - Kim Olduğunu Biliyorum (408 syf) Altın Bilek Yayınları

21. Kategori (10 puan): Bir aşk romanı.

R.K. Lilley - Uçuşta (328 syf) Aspendos Yayınları

22. Kategori (10 puan): İlk kitabı 2010 yılında veya daha sonrası yıllarda çıkmış bir yazardan bir kitap.
Colleen Hoover - Yeni Bir Umut 375 syf) Epsilon Yayınları
Bazı sitelerde kitap 213 sayfa yazıyor ancak yanlış bilgi*

23. Kategori (10 puan): Mektuplardan veya anılardan oluşan bir kitap.

Franz Kafka - Baba'ya Mektup (112 syf) Can Yayınları

26. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 15 puan, toplamda 45 puan): 3 kitaplık bir seri veya aynı seriden 3 kitap.

E.L. James - Elli Ton Üçlemesi ( 576 + 640 + 704 syf) Pegasus Yayınları

27. Kategori (Her bir kitap 10 puan, iki kitap da okunursa ekstradan 30 puan, toplamda 50 puan): İsminde zıt anlamlı kelimeler olan iki kitap.
Maya Banks - Sıcak (461syf) Epsilon Yayınları
Amy Garvey - Soğuk Öpücük (200 syf) DEX Yayınları

Toplam 16 kitap 160 puan | ekstradan 45 puan | 5582 sayfa okuduğum için 55 puan
Toplamda : 260 puan
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...